YEREL
YÖNETİMLER- KADINLARA YÖNELİK EĞİTİM
NOTLARI
2004 yılında Yerel
Seçimlerden önce Ka –Der Ankara Şubesi’nin
eğitim programı kapsamında
Ka-Der eğitmeni
olarak yaklaşık 80 kadına eğitim verdim. Eğitimler farklı
partilerin kadın kolları
üyelerine ve muhtar
adaylarına verildi. Kadınlardan 70 tanesi
siyasi partilere üyeydi, geriye kalanı
ise muhtar adayı
kadınlardı. Muhtar adayı kadınların
eğitimleri Ka-Der Ofisi’nde
verildi. Siyasi partilerde
eğitimimi tamamladıktan sonra
iki önemli konuyu
ajandama kaydettim :
Birincisi, siyasetle de uğraşsalar
kadınlar yerel yönetimler
hakkında yeterli bilgiye
sahip değillerdi. Yerel Yönetimlerin
kurumsal yapısı, yerel yöneticilerin
görevleri hakkında bilgilendirilmeye ihtiyaçları
vardı.
İkincisi ise nasıl
aday olacaklarını, nereye başvuracaklarını, aday olmak
için gereken şartları
bilmiyorlardı.
Eğitimin birinci aşamasında
Yerel Yönetimler’i anlattık. İkinci aşamada
ise nasıl aday
olacakları konusunda kadınları
yönlendirdik. Bu sürece aday
olmaları için cesaretlendirme konuşmaları da dahildi.
Eğitim, verimli
ve olumlu geçti. Bir
siyasi partinin toplantı
salonunda sabah eğitime
başlarken kaç kadının
aday olmak istediğini
sorduğumda, 4 kadın elini
kaldırdı. Akşam eğitim bittiğinde
ve aynı soruyu
sorduğumda 24 kadın
elini kaldırdı. Hepimiz bu
gelişmeyi içtenlikle ve
keyifle alkışladık.
Son muhtar adayı
eğitiminde ise eğitim
programının sonunda bir de baktık ki eğitimi bitirmiş, hızımızı alamamış
ve aday kadınlarla
sandık başlarını nasıl
koruyacağız diye strateji
tartışıyoruz. Bu gelişmeyi de
keyifle not ettik.
Bir diğer önemli
saptama ise kadınların
muhtarlık adaylığı için
daha cesaretli oldukları
yönündeydi. Siyasi partilerin
hevesli ve ehil
insanlara yol açmayan
yapıları içinde enerjilerini
tüketmek istemeyen kadınlar,
muhtarlık adaylığı söz konusu
olunca mücadele etmeyi
ve başarılı olabilmeyi
olası görüyorlardı.
Eğitimlerden
çıkartılan sonuç ; siyasetle uğraşan
veya uğraşmaya hevesli
kadınların eğitilmenin yanı
sıra, yönlendirilmeye ve cesaretlendirilmeye ihtiyaçları
olduğu yönündeydi. Böylesi teşvikler
Yerel Yönetimlerde binde bir
oranında temsil edilen
kadınların sayısını arttırmak
için küçük ama
önemli başlangıçlar olarak
göz ardı edilmemeliydi.
Ayşe Füsun GÖNÜL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder